Lootborn Warriors Başlangıç Rehberi – Oyunun Temelleri

37Games tarafından geliştirilen Lootborn Warriors, gündelik, otomatik ve idle (boşta) mekaniklere sahip bir mobil RPG arayanlar için iyi bir seçenek olacaktır. Oyunun sevimli karakterleri, kendine özgü sanat tarzı, hiç bitmeyen aksiyonu ve karakterinizi farklı şekillerde geliştirip özelleştirebilme olanağı, her türden oyuncuya hitap ediyor ve kısa molalarda bile tatmin edici bir oynanış elde edebilmenizi sağlıyor. Bu oyunu BlueStacks ile PC’den nasıl oynayabileceğinizi daha önce izah etmiştik, bu kez temellerine değinip yeni başlayanlar için faydalı bilgiler sağlamayı amaçlıyoruz.
Sınıf Seçenekleri
Oyuna başlarken dört sınıftan birini seçmeniz istenecek ancak lansman tarihinde oynamaya başlamışsanız, sadece tek bir seçenek (Savage) kullanılabilir olacak. Okçu, Büyücü ve diğer sınıflar şu anda aktif değil, ancak kısa bir süre içerisinde oyuna eklenmeleri bekleniyor. Diğer bir deyişle, en azından şimdilik, mecburen bir yakın dövüş savaşçısı olan Savage ile başlayacaksınız, ancak bu kötü bir seçenek değil.
Savage, düşmanlara vurmak için burunlarının dibine kadar girmek zorunda olan bir karakter, ancak daha yüksek sağlığa ve savunmaya sahip. Standart mobil RPG formülünün burada da tekrar edileceğini varsayarsak, büyük ihtimalle hasar gücü diğer karakterler kadar yüksek olmayacaktır, ancak alan etkili saldırıları ve hayatta kalma kabiliyeti nedeniyle yeni başlayanlar için son derece uygun. Savage ile oynarken oto-savaş özelliğini açık bırakabilir ve başka bir şeye odaklanabilirsiniz: Geriye döndüğünüzde, halen hayatta olacak ve savaşmaya devam edebilecektir.
Savaş Mekanikleri
Lootborn Warriors, dikey tasarım kullanan idle (boşta) bir oyun, yani neredeyse %90’ını kendi kendine oynayabiliyor. Sadece belirli bölümlere girip çıkmak ve ekipman değiştirmek için oyuna müdahale etmeniz gerekiyor, bunun dışında bir oyuncu olarak yapmanız gereken bir şey yok. Oyun başlar başlamaz, karakteriniz iki boyutlu bir harita üzerinde koşmaya ve karşısına çıkan düşmanları pataklamaya başlıyor. Siz başka bir şey yapmasını istemediğiniz sürece, otomatik olarak bunu yapmaya devam ediyor.
Oyunun haritaları bölümlere ayrılmış, mesela 1-1 ve 1-2 gibi. Her bölümde, ekranın üst kısmında görebileceğiniz seviyeleri geçip yeterinde düşman patakladığınızda, “bölüm sonu canavarı” aktif hale geliyor. Bunu bir mini boss gibi düşünebilirsiniz. Aktif olduğunda, bölümde nerede olduğunuzu gösteren çubuğun sonunda kırmızı bir mağara simgesi yanıp sönmeye başlıyor. Bu simgeye tıklarsanız (oyun bunu otomatik olarak yapmıyor) mini boss ile çarpışıyor ve onu yenmeyi başarırsanız bir sonraki bölüme geçiyorsunuz. Ve bir sonraki bölümde de, aynı şeyleri yapmaya devam ediyorsunuz.
Yetenekler ve Yetenek Ağacı
Ekranda sadece bir tanesini görüyor olsanız da, karakterinizin beş yetenek barındırabilen bir aksiyon çubuğu var. Bu çubuğa koyduğunuz yetenekleri, koyduğunuz sırada otomatik olarak kullanıyor. Yani siz bir şey yapmak zorunda değilsiniz, sırayla tümünü kullanıp en başa dönüyor ve bunu tekrar ediyor. Ancak halen stratejik kararlar alabilirsiniz, zira her yeteneğin bir bekleme süresi var, bazıları birbirleriyle iyi bir sinerji oluşturuyor ve mesela pasif bonuslar tetikleyebiliyor. Yani, onları doğru sırada yerleştirerek hem karakterinizin daha sağlam vurmasını hem de çeşitli bonusları tetiklemesini sağlayabilirsiniz.
Bunu, Yetenek Ağacı ekranından yapıyorsunuz. Bu ekranda, Basic, Core ve Control gibi isimlere sahip yetenek dalları göreceksiniz. Her birinde üç yetenek arasından birini seçme şansınız var. Basic yetenekler karakterinizin temel saldırısı, çok ağır vurmuyor ancak bekleme süresi yok, devamlı kullanılabiliyor. Control yetenekleri ise, düşmanları kısa süreliğine sersemletmek veya kontrol etmek için tasarlanmış. Aktif yetenek dallarının tümünü seviye 25’e ulaştığınızda açmış olacaksınız. Bundan sonra da, seviye 45’e kadar açmaya devam edebileceğiniz pasif yetenekler üzerine çalışmaya başlayabilirsiniz.
Ekipman Sistemi
Ana oyun ekranının alt kısmı, ekipmanlarınıza ayrılmış durumda. Karakteriniz tam 13 farklı ekipman kuşanabiliyor ve bunların her birinin kendine ait bir slotu var. Ekipmanlar nadirlik, istatistik artışı ve bir eşya setinin parçası olup olmadıklarına göre birbirlerinden ayrılıyor. Genel olarak beyaz ekipmanlar geçici nitelikte, mavi ekipmanlar biraz daha iyi, mor ekipmanlar nadir, altın ekipmanlar ise çok daha değerli. Bazı istisnalar olmakla birlikte, bir ekipmanın rengi, ne kadar nadir ve güçlü olduğunu belirliyor.
Peki, bunları nasıl elde ediyorsunuz? Hepsi de patakladığınız düşmanlardan düşüyor. Hem ana oyundan hem de boss savaşlarından ekipman düşürebilirsiniz. Tahmin edebileceğiniz gibi, boss’lardan düşenler daha nadir ve güçlü olma eğiliminde. Yeni bir ekipman elde ettiğiniz anda oyun duruyor, o anda sahip olduğunuz ekipmanın yenisi ile karşılaştırıldığı bir menü görüyorsunuz ve Replace düğmesine tıklarsanız, artık yenisini kullanmaya başlıyorsunuz. Aksi takdirde, o ekipman otomatik parçalanarak mavi mücevherlere dönüştürülüyor, bu da oyundaki para birimlerinden biri.
Ekipmanları değerlendirmek için bir RPG ustası olmanıza gerek yok, yenisi daha güçlüyse bu durum yeşil bir ok işaretiyle gösteriliyor. Yani bu işten hiç anlamıyor olsanız bile, yeni ekipmanlarda yukarıyı işaret eden bir yeşil ok simgesi görüyorsanız, onları kuşanarak devam edebilirsiniz. Bu, hiç bitmeyen bir döngü: Karakteriniz sürekli olarak savaşacak, yeni ekipman bulacak, onları kuşanacaksınız, belirli seviyelere ulaştığınızda da yeni yeteneklerin kilidini açacaksınız. Oyunun neredeyse tamamı bu mekanikler etrafında dönüyor. Mini boss aşamalarına girmek veya yeni ekipmanları kuşanmak dışında ekrana tıklamanıza gerek yok – oyun kendi kendini oynuyor.
Bu tarz oyunlardan hoşlanıyorsanız, Lootborn Warriors en yeni ve en iyi seçeneklerden biri olacaktır. Bu, saatlerinizi gömmeniz gereken bir oyun değil: Her gün 10-15 dakika oynayarak bile keyifli bir deneyim elde edebilir ve karakterinizi güçlendirebilirsiniz. Dahası, yapmanız gereken minimal düzeydeki tıklamaları da BlueStacks’in Makro Kaydedici gibi araçlarını kullanarak ortadan kaldırabilir, baştan sona kendi kendine işleyen bir oyun elde edebilirsiniz. Niyetiniz bu olmasa bile, hâlen BlueStacks ile oynayın: Klavye ve fare kontrolleri, daha gelişmiş grafikler ve daha akıcı bir oynanış gibi pek çok avantaj elde edeceksiniz. BlueStacks ile PC veya dizüstü bilgisayarda Lootborn Warriors oynamanın keyfini çıkarın!